Melankolik cadının trajik büyüsü

Minik elli, minik ayaklı

Kıvırcık saçlı, al yanaklı

Sevecen bir kızdı,

Yakınlardaki bir adada yaşıyordu.

Ama camdan bakınca görülecek kadar değil.

Buz gibi,

Karlı ve sisli,

Adanın adı Penguen'di

Ve paytak paytak yürürdü sakinleri.

Ama görünce gülecek kadar değil.

Orada yaşayan uzun tırnaklı,

Koca kafalı ve koca ayaklı,

Acımasız bir cadı,

Ne zaman terk edilse büyü yapardı.

Ama öyle korkulacak kadar değil.

Birine kurbağa bacağı,

Tavşan kulağı, yorgan kılıfı

Ufak tefek acılar ve

Hüzün kırıntıları verirdi.

Ama hayatlarını etkileyecek kadar değil. 

Bir gün cadıyı yakışıklı

Eğitimli, iyi müzik kulaklı,

Bir adam terk etti.

"Hata sende değil bende." dedi.

Ama pek de inandırıcı değil.

Cadı yine tatlı,

Huzurlu, dengeli bir hayatı

Kaçırınca,

Tüm küçük büyüleri toplayıp bir büyü yaptı.

Ama çok da hızlı değil.

Şimdi minik elli kız, orta elli, orta ayaklı

Dalgalı saçlı, al yanaklı,

Sevecen bir kızdı.

Üniversiteye gidiyordu, hala paytaktı.

Ama dedim ya, gülünecek kadar değil.

Artık terbiyeli,

Saygılı ve mantıklı,

Sıcacık biriyle

Tanışmaya hazırdı.

Ama 22 dereceden fazla değil.

Cadı aradı,

Taradı, buldu kurbanını

Bizim sevecen kızdı

Korkunç lanetinin yuvası.

Ama sakin olun, çok da korkunç değil.

Beyaz gömlek, mavi tişört,

Sarı hırka, turkuaz yelek,

Ne giyerse giysin kız,

Montu var gibi görünecekti.

Bu, çok da acımasızca değil.

Bitmedi!

Ne kadar üşürse üşüsün,

Kimse ceketini vermeyecekti.

Teklif bile etmeyecekti.

Tabii, çok da hayati bir durum değil. 

Bitmedi!

Üstüne başka mont da, geçiremeyecekti.

Üşüse de, donsa da,

Herkes titriyor diye dalga geçecekti.

Tamam ama, felaket değil!

Kız yaslanacak birini aradı, 

Taradı, bulamadı. 

Herkes onun sıcacık montuna özenip,

Nereden aldığını soruyordu. 

Biraz kalp kırıcı, değil mi?

Her dakikası,

Her saniyesi, anı,

Titreyerek geçiyordu.

Ama hiçbir hoş beyefendi,

Ona inanmıyordu. 

Biraz incitici, sanki.

Kızın birkaç yılı böyle,

Sefalet ve işkence içinde, 

Hüzünle geçti.

Ama gün geldi, cadı evlendi.

Biraz şaşırtıcı, gibi.

Titremeler dayanılmaz,

Katlanılmaz ve çıldırtıcı

Bir hale gelmişti ki,

Birden geçti.

Biraz beklenmedikti, gerçi.

Kız önce sevindi.

Şükretti, güldü eğlendi. 

Hemen koşup, şehre indi.

Ama kapısını çalacağı kimse yoktu ki!

Alışılmadık bir son değil.