Yağmura ve karanfillere
Ne kahve kokusuna ne anne şefkatine
Şiirlere inanmıyordu çocuk
Takım elbise almak için para biriktiriyordu
Kuyruğunu sallayan bir köpek görünce başını çeviriyordu
Türkü mırıldanan komşusu fena halde sinirlerine dokunuyordu
Yemeğinin en sevdiği kısmını sona bırakmıyordu
Yalnız biriktirdiği parayı bankaya yatırıyordu
Şiirlere inanmıyordu çocuk,
Eline yalnız belge imzalamak için kalem alıyordu
Parmaklarının arasında mürekkep izi yoktu
Pelüş ayısı geri dönüşüm kutusundan el sallıyordu.
Çikolataya yahut şekere
Ne balona ne havai fişeğe
Müziğe inanmıyordu çocuk
6 yaşındaydı ve muhasebeci olmak istiyordu.
Kahkaha atan çocukları baştan aşağı süzüyor,
Kendisi yalnız nüktedan iş adamlarına tebessüm ediyordu.
Uyandığı gibi filtre kahve içiyor,
Kravat takma pratiği yapıyordu.
Şiirlere inanmıyordu çocuk.
Şiir elle tutulmazdı.